Nevşehir’in Ürgüp ilçesine tutkun Cemil köyünde kıpırdak 65 yaşındaki Cabir Coşkuner, dedesinden kalma bahçedeki tarihi manastırı hem koruyor hem da mevrut turistlere kılavuzluk yapıyor.

İlçeye 17 kilometre uzaklıktaki manastırın kapısını sabah ercecik açarak evcil ve yabancı konukları muntazır Coşkuner, eşi Ayşe Coşkuner ile bahçeyi temizliyor.

Bir otelde çalışırken 2001 yılında emekli olan Coşkuner, 20 yılı aşkın süredir yürüttüğü kılavuzluk faaliyeti sayesinde turistlerle bildirişim kurabilecek kadar İngilizce, Fransızca ve İtalyanca öğrendi.

Coşkuner, manastır ve içindeki değişik alanları gezdirdiği konuklarına ayrımlı dillerde hikmet aktarıyor.

Cabir Coşkuner, AA muhabirine yaptığı açıklamada, manastırın çevresindeki arazilerin 1935 yılında devletin düzenlediği ihalede dedesi marifetiyle satın alındığını, bir zamanlar büyükleri eliyle bahçesi ekilen alandaki manastırın, sonraki süreçte turizme kazandırıldığını belirtti.

Coşkuner, milattan sonradan 3. yüzyılda kayaların oyulması ile yapılan manastırda, freskleri 9’ncu yüzyılı meni fail iki ayrı kilise ile bezirhane, aş damı, yemekhane, okul, güruh salonu, rahip ve rahiplerin konakladığı odaların bulunduğunu söyledi.

Keşiş yetiştirildiği için “Keşlik Manastırı” adına adlandırılan yapının, giderek bugünkü halini aldığını anlatan Coşkuner, yıllar ortamında yıpranan ara sıra alanların, geçen yıl Nevşehir Valiliği İl Hususi İdaresi koordinatörlüğünde restore edildiğini kaydetti.

Manastırı gezen turistlere bahçede yetişen meyveler izzetüikram ediliyor

Coşkuner, manastırdaki tarihi değerlerin gelecek kuşaklara aktarılabilmesi için çabalama gösterdiğini dile getirerek, köye hizmet amaçlı düzenlenen antre biletinden elde edilen gelirin Ürgüp Kaymakamlığı, Cemil köyü muhtarlığı ve namına nasip edildiğini anlatım etti.

Geçmişte kâh fresk örneklerinin fek edildiğini nâkil Coşkuner, “Bizler bu mülklerden herkesin faydalanmasını istiyoruz. Hele yaz günlerinde bahçede meyvelerimiz olur. Buraya masalar koyarız, misafirlerimiz çayını içer, yemiş, göveri izzetüikram ederiz. Bura bizim olduğu büyüklüğünde misafirlerimizindir dahi.” dedi.

Manastırın kapıları akşamları düzenlilik gayeli kilitleniyor

İnsanların alelumum yaz ve baharat aylarında manastıra geldiğini belirten Coşkuner, özge zamanlarda bile turistlere zevcelik eden rehberlerin kendisini telefonla aradıklarında manastıra gelip kapıları açtığını anlattı.

Turizm acentesi ve rehberlerin da manastırın tanıtımına şanlı yardım sunduğunu kaydeden Coşkuner, şöyle konuştu:

“Akşamları anahtarla kilitliyor, sabahleyin gelip açıyoruz. Tabii kim kilitlenip korunması lazım, günümüzde imdi eskisi kadar kavi tahribat olmuyor amma tekrar dahi seçme ihtimale karşı tedarik almak durumundayız. Sezonun çıplak evet üstelik bağlı olması dayanabilen yetişkin değil. İnsanlara buranın tanıtımını yapıyoruz. Burayı müzakere edenlere, İngilizce Fransızca ve İtalyanca rapor yapıyorum. Henüz evvel otellerde çalıştım, kısık Fransız gezgin gelirdi, oralarda Frenkçe kılgı yaparak bire bir şeyler öğrenmiştim. Buraya üstelik İtalyan ve Fransız turistlerin bundan sonra bandaj göstermesi beni araç öğrenmeye yönlendirdi. Sözlüklerden açıp kelimeleri öğreniyorum, notlar alıyorum, istekli rehberlerimize sorarak henüz ongun anlatmaya çalışıyorum. Böylece turistler hoşnut oluyor, biz da bahtiyar oluyoruz.”