Milli Yetişek Bakanı Mahmut Özer, Türkiye’birlikte ilk defa eğitimdeki kitleselleşme evresinin son 20 yılda gerçekleştiğini belirterek, “Hastalık? Zira kültürel… 25.07.2022, Sputnik Türkiye Nazır Özer, Milli Eğitim Bilimi Bakanlığı’nca Bahçelievler’üstelik tıpkısı otelde Rum lisesi yöneticilerine müteveccih planlı “Zaman, Hars ve Medeniyet Bilinci Semineri”nde yaptığı konuşmada, akıbet 20 yılın eğitimde çok eleştiri aynı döneme istikbal ettiğini, iki boyutlu olumlu tıpkı iyilik sürecine şahitlik ettiklerini anlattı.Tüm kademelerde çocukların eğitime erişimini kolaylaştırdıklarını, eğitimde kitleselleşme ve evrenselleşme sürecinin yaşandığını vurgulayan Özer, ekol öncesi eğitimdeki okullaşma oranının yüzdelik 11’den yüzdelik 93’e, ortaöğretimdeki okullaşma oranının yüzde 44’ten yüzdelik 90’ların üstüne, yükseköğretimdeki kesin okullaşma oranının ise yüzdelik 14’ten yüzdelik 48’in üzerine çıktığını, yetişek sisteminin 19 milyon öğrencinin olduğu dev bir boyuta ulaştığını kaydetti.Bu dönemin benzeri zamanda 2000’li yıllardan geçmiş devreye sokulan “toplumsal mühendisliğin” eğitime yansımalarının hasarlarının tedavi edildiği tıpkı aktarılma olduğuna meni fail Özer, eğitime erişimde yeryüzü yetişkin engellerden biri olan başörtüsü yasağı ile imam hatip liseleri ve mesleki eğitiminin önünü kesen katsayı uygulamasının kaldırıldığını, başörtülülerin muallimlik yapabilme imkanının anlayışsız getirildiğini aktardı.Ülkenin vatandaşlarıyla kız çocuklarının bu değişimden karlı çıktığına dikkati çeken Özer, “Bu ülkede daim kız çocuklarının okullara erişmesiyle ait kampanyalar yapıldı. Ama kampanyalar yapılırken zımnen muhafazakar inikat bilcümle suçlandı, ‘Kız çocuklarını okutmak amacıyla çeşit çeşit bahaneler üretiyorsunuz.’ Sonuç 20 yılda yapılanlarla ilk kez ortaöğretim ve yükseköğretim seviyesinde kız çocuklarının, kadınların okullaşma oranları, erkekleri yükseköğretim aşamasında geçti. Emreylemek kim imkan verildiği ahit bu ülkenin vatandaşları, ayvaz çocuklarını bittabi okutuyorsa kız çocuklarını da okutuyorlar.” diye konuştu.Nazır Özer, yıllardan beri Türkiye’birlikte kültürel kudret, kültürel hegemonya tartışmalarının olduğunu, esasta kültürel olarak üretebilmenin eğitimden geçtiğini belirterek, eğitimin önüne konulan engellerin vatandaşların tıpkısı kısmını kültürel istihsal sürecinin dışında bıraktığını rapor etti.OECD ülkelerinin 1950’li yıllarda eğitimde kitleselleşmede yüzde 90’lara, çoğu ülkenin da yüzde 100’lere eriştiğini ve eğitimde beşeri sermayenin niteliğini artırmaya yönelik çalışmalara başladıklarını nâkil Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:”Türkiye, bu sürece erişebilmek için 70 sene bekledi. İlk sefer eğitimdeki kitleselleşme evresi son 20 yılda gerçekleşti. Illet? Çünkü kültürel iktidarı elinde tutanlar, özlük iktidarlarının sürekliliğini terbiye üzerinden daima yeniden ürettiler. Küçük Asya insanının bu süreçlere hareketli yerine katılımını eğitim üzerinden engellediler. ‘Eğitime gel ama başörtüsü takmıyorsan. Eğitime gel amma imam hatibe, mesleki eğitime gitme, akademik adına başarılıysan bu süreçlerden geçme.’ Temas türlü içtimai mühendisliğin gerçekleştirildiği tıpkısı döneme şahitlik etti bu mutluluk, hepimiz bu süreçlerden geçtik. Rastgele büyüklük vatandaşının çocuğunun eğitime erişimini perçinlemek, kolaylaştırmak üzere uğraş ederken, bu ülkede muhtemelen kesimlerin eğitime erişimini zorlaştırmak üzere herhangi bir makule manipülasyonu yaptılar.”Bugün aynı kesimin yeniden ortaya çıktığını gördüklerini dile getiren Özer, şu değerlendirmede bulundu:”YKS sonuçları üzerinden eğitimle ilgili spekülasyonlar yapıyorlar. Ha aynı dahi bu spekülasyonu yapanlar eğitimi, değerlendirme değerlendirmenin hangi olduğunu bilseler eyvallah, başımız gözümüz üstüne. Bazıları üstelik eğitimle ilgilendiren neymiş kendilerince büyümeden kaynaklanan kaliteyle ilgili sorunları önder hatiple ilişkilendiriyor. Sözde efendim, ‘İmam hatipte çokça aşkın fırsat bırakılmış, abes olmasına karşın bütün önder hatip okulları küşade amma ayrıksı okullar açılmadığı üzere eğitimle ilgili çok balaban problemler yaşıyoruz.’ Haddizatında bu işte 20 sene geçmiş çocukların eğitime erişimini kırıcı zihniyetin 2022 versiyonu.”