Niğde’dahi hareketli 80 yaşındaki Rüstem Kaplan, ilk kez 1984 yılında seçildiği Eskisaray Mahallesi muhtarlığını ilerleyici yaşına rağmen yorulmadan sürdürüyor.

Kent merkezindeki yer eski mahallelerden, kısaca 2 bin 500 nüfuslu Eskisaray’a 38 yıl ilk muhtar seçilen Kaplan, önceki günkü azimle görevini yapıyor.

1904 yılında mensur edilen tarihi konaktaki evini aynı zamanda muhtarlık olarak kullanan Kaplan, müterakki yaşına karşın elinden geldiği kadar mahallelinin temas makule ihtiyacına yetişmeye çalışıyor.

Kaplan, AA muhabirine, 1984’te merhum Turgut Özal başbakanlığa seçildiğinde, kendisinin da muhtarlığa seçildiğini söyledi.

Görevini 1924’ten beri muhtarlık eden ağababa ile oğlundan devraldığını tamlayan Kaplan, seçimi 7 oy farkla kazandığını aktardı.

Kaplan, seçimlerde mahallelinin seçme işine koşacağına, nitelik ve evrak parası almayacağına dair vaatlerde bulunduğunu anlatarak, “Fukara, varlıklı, yavru ayırt etmedim. Kapım gece gündüz herkese yıldızlı. Muhtarlığı önce kazandığımda 6 lira maaşım vardı. Sağ olsun bu hükümet maaşımızı minimum ücret yaptı, çalışıyoruz. Niğde’nin sunma çarkıt mahallesi Eskisaray. Burada doğdum, Selanik muhaciriyim. Babam oradan bekar gelmiş.” ifadelerini kullandı.

Ramazan ayında hayırseverlerin katkısıyla mahalle halkına bindi olmaya çalıştığını dile getiren Kaplan, şöyle konuştu:

“Tanrı razı olsun zenginler kayıt ve para getiriyor. Birlikte bap konu geziyor, dağıtıyoruz. Ramazanda azık kolisi hariç kestirmece 100 bin lira dağıtırım. Burada keyif ocağında bir doktorumuz vardı. Seçkin sene 10 bin teklik getirirdi. Denizli’ye nasıp oldu amma oradan hala dünyalık gönderir, ‘muhtarım sen fakiri biliyorsun’ diye. Kurbanda da deri geliyor. İhtiyaç sahiplerinin listesi var, telefon ediyorum geliyorlar, vatandaş birlikte başında duruyor, yardımımızı dağıtıyoruz.”

Kaplan, değme seçimde kendisine rakipler çıktığını fakat kazanamadıklarını vurgulayarak, sağlığı halk verdiği sürece görevine bitmeme edeceğini, mahallelinin bile görüşünün bu yönde olduğunu dile getirdi.

“Fakirin fukaranın babası. Özlük yemez, ihtiyacı olanlara dağıtır”

İlerlemiş yaşına rağmen dinç zahirî Kaplan, “Yoğurttan, peynirden hiç ayrılmam, yemeden duramam. Tereyağı, zeytinyağı, eksantrik yağ kullanmam. Sağlığımı onlara borçluyum, tıpkısı birlikte temiz havaya. Yaylada hanımla beraber 500 koyunu sağar, yoğurt yapardık.” dedi.

Kaplan, muhtarlığı haddinden fazla sevdiğini belirterek, vatandaşlara bakım etmekten çalım duyduğunu anlattı.

Mahalle sakinlerine amme kurumlarındaki işlerinde üstelik yardımcı olduğuna dikkati çekici Kaplan, “Hangi işleri varsa, içtimai yardımlaşmaya, belediyeye, valiliğe onlarla bu arada giderim. Vatandaşın hakkını ararım. Söz Gelişi fakirin çocuğu okula gidiyor, kitabı kalemi namevcut, ona apotr olurum. Vatandaşın evrakı dirimsel, ararım, evine büyüklüğünde bırakırım. Hakeza hizmet yaparım. Doğrusu hizmet etmezsen mutluluk duyamazsın.” diye konuştu.

Kaplan, yaklaşık 30 sene hayvancılıkla uğraştığını, peşi sıra birlikte mufassal yıllar bakkallık yaptığını belirterek, artık tam zamanını muhtarlığa ayırdığını sözlerine ekledi.

Mahalle sakinlerinden Zafer Onaran (70) de muhtarın çokça dolgunca biri olduğunu anlatarak, “Kendisinden memnunuz, keşki Allah daha aşkın sermaye verse da elan fazla görev yapsa. Fakirin fukaranın babası. Zat yemez, ihtiyacı olanlara dağıtır.” dedi.

Abdülkerim Dayan (62) ise muhtarı haddinden fazla bir vakitler beri tanıdığını aktararak, “Aynı koca 40 yıl muhtarlık yapıyorsa girmek kim kavim ondan razıdır. Haddinden Fazla memnunuz. İyi olmasaydı ego oy vermezdim.” ifadelerini kullandı.

Gamze Çakırdoğan (29) ise Rüstem amcanın mahallelinin sorunlarını çözdüğünü ve herkese apotr olmaya çalıştığını dile getirdi.